NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
سَعِيدُ بْنُ
يَحْيَى
الْأُمَوِيُّ
حَدَّثَنِي
أَبِي
حَدَّثَنَا
ابْنُ جُرَيْجٍ
عَنْ عَبْدِ
اللَّهِ بْنِ
أَبِي مُلَيْكَةَ
عَنْ أُمِّ
سَلَمَةَ
أَنَّهَا ذَكَرَتْ
أَوْ
كَلِمَةً
غَيْرَهَا
قِرَاءَةَ
رَسُولِ
اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
بِسْمِ
اللَّهِ الرَّحْمَنِ
الرَّحِيمِ
الْحَمْدُ
لِلَّهِ رَبِّ
الْعَالَمِينَ
الرَّحْمَنِ
الرَّحِيمِ
مَلِكِ
يَوْمِ
الدِّينِ
يُقَطِّعُ
قِرَاءَتَهُ
آيَةً آيَةً
قَالَ
أَبُو دَاوُد
سَمِعْتُ
أَحْمَدَ يَقُولُ
الْقِرَاءَةُ
الْقَدِيمَةُ
مَالِكِ يَوْمِ
الدِّينِ
İbn Cüreyc'in Abdullah
b. Müleyk'den yaptığı rivayete gere; Ümmü Seleme Resulullah (s.a.v)'in
(Kur'an-ı Kerim) okuyuşunu (şöyle) zikretmiştir:
Ravilerden biri,
"zikretmiştir" kelimesinde tereddüt etmiştir (Ümmü Seleme sözlerine
şöyle devam etti: Resuluîlah (s.a.v); ... (ayetlerini) okurken herbir ayetin
sonunda kıraatına ara verirdi.
(Ebû Dâvûd dedi ki: Ben
Ahmed'i "Eski (den beri okunagelen) kıraat (şekli) "Mâliki
yevmiddin" (şekli) dır" derken işittim.)
İzah:
Tirmizi, kıraat
Fatiha suresinde geçen kelimesinin
elifsiz oıarak şeklinde okunacağım ifade eden bu hadis-i şerif garibdir.
Tirmizi bu hadis
hakkında şöyle demektedir:
"Bu hadis
garibdir. Ebû Ubeyde bu kıraati ihtiyar eder ve onunla okurdu. Yahya b. Sâid
el-Emevî ve başkaları bu hadisi böylece İbn Cüreyc'den, İbn Ebi Müleyke'den
Ümmü Seleme'den rivayet etmişlerdir. Bu hadisin isnadı muttasıl değildir. Çünkü
Leys b. Sa'd bu hadisi İbn Ebi Müleyke, Ya'la b, Meınlek, kanalıyla: "Ümmü
Seleme, Nebi (s.a.v)'in kıraatına harf harf olarak vasıflandırdı" diye
rivayet etmektedir. Leys'in rivayeti daha sağlamdır. Aynı zamanda Leys'in
rivayetinde, "meliki yevmiddin okurdum rivayeti de yoktur. (Bak a.g.y.)
Hafız ibn-i Kesir tefsirinde bu kelimeyi "malik" ve "melik"
şeklinde okumanın caiz olduğunu, her iki kıraatin de sahih olduğunu
söylemiştir.